
Bir süredir hepimizin gündemini gaspeden Korona19
Virüsü neredeyse birçoğumuzu psikolojik olarak etkisi altına almış, sorunu
içinden çıkılamaz çok bilinmeyenli bir denkleme dönüştürmüştür. Egemenler
tarafından yapılan algı yönetimine dair projeler de cabası. Her gün yeni bir
öneri ile karşı karşıya kalıyoruz. Şu zararlı, bu yararlı, bunu kullanın, şunu
yapmayın gibi insan psikolojisi ile dalga geçen bir sürü öneri. Bu durumda emek
cephesinde ne yapmalı da; bu süreci en az hasarla atlatmalı?
Sevgili dostlar; teknolojinin bize sunduğu
önemli nimetleri es geçemeyiz. Bu nedenle alternatif projeler üretmek adına
bizim de kafa yormamız, ilk öncül görevlerimizden olmalı. Neler yapılabilir,
nasıl yapmalı da bu cendereden az hasarla çıkmalı? İşte bu noktada teknoloji
devreye giriyor. Belki bu konuda daha yetkin ve bilgili arkadaşların bin
düşünüp bir uygulayabilecekleri yaratıcı ve dayanışmayı öne çıkaran
projeler üzerine kafa yormaları, çok önemli bir noktada duruyor. Bu dönemi
moral değer olarak en yüksek noktada geçirebilmek adına paylaşmak ve üretmek
çok önemli görevlerimizden olmalıdır. Çeşitli internet grupları, online
görüşülebilecek çeşitli platformlar, tartışma ortamları ve paylaşma alanları
yaratabileceğimiz, önemli dayanışma grupları oluşturabiliriz. Örgütlenmeyi
beceremiyoruz, bir araya gelmeyi beceremiyoruz en azından belki bunu becerebilecek
bir teknik altyapı veya ortak akıl üretebiliriz. Bu nasıl olur, hangi yollardan
geçer? Ben tartışmaya açıyorum, sizler de görüşlerinizi paylaşmaya açın. Evlerimizde
yalnızlaşmak yerine en azından teknik imkânlar aracılığı ile birbirimizle
görüşüp dertleşmek bile bu süreci daha sağlıklı bir şekilde atlatmamızın en
önemli yollarından biridir. Benim bu konudaki bilgi ve becerim, öneriler
yapmaya yetmediği için, aşağıda paylaşacağım sendika.org. tarafından sosyal medyaya aktarılan, konuyla ilgili ciddiye
alınması gereken önerileri de, bu yazının hemen arkasından kaynak belirterek
paylaşıyorum.
Dayanışma ve içtenlik çoğaltır, vicdan ve inat rahatlatır!!!
Levent Kaçar Simurg News Yazı Kurulu Üyesi
Mart 2020 İstanbul

Korona günlerinde devrimci muhalefet hangi dijital araçlarla bir araya gelebilir?
Bir yandan tedbir amaçlı evlerimize kapanacağız öte yandan da siyasal/kültürel faaliyetlerimizi sürdürmeye devam edeceğiz diyoruz. Peki bu süreçte ve sonrasında muhtemelen artacak olan dijital gözetime takılmadan nasıl iletişim kurabiliriz?
“Koronavirüs günlerinde devrimci muhalefet dijital ortamda bir araya gelme kanallarını nasıl kullanabilir?” sorusuna pek çok kişi veya grup yanıt arıyor. Bir yandan tedbir amaçlı evlerimize kapanacağız öte yandan da siyasal/kültürel faaliyetlerimizi sürdürmeye devam edeceğiz diyoruz. Peki bu süreçte ve sonrasında muhtemelen artacak olan dijital gözetime takılmadan nasıl iletişim kurabiliriz?
Bu soruya yanıt bulabilmek amacıyla sizler için farklı iletişim kurma biçimlerine yardımcı olabilecek yazılım veya uygulamaları derledik. Seçimlerimizde uçtan uca şifreleme özelliğine sahip, açık kaynak kodlu ve özgür yazılımları mümkün olduğunca tercih etmeye özen gösterdik.
1) İç iletişim
* Bire bir görüşme
Uçtan uca şifreleme kullanan ve meta verilerimizi saklamayan Signal uygulaması bu konuda yardımımıza koşuyor. Mobil cihazlarınızda (Android, iOS) veya masaüstü bilgisayarlarınızda (Windows, Mac, Linux) Signal’i kullanabilirsiniz. Signal’le görüntülü arama yapabilir, kaybolan iletiler özelliği ile belirlediğiniz sürenin ardından silinen mesajlar gönderebilir ve grup oluşturabilirsiniz.
* Çevrimiçi toplantı / video konferans yapma
Pek çok yazılım/uygulama İnternet üzerinden toplantı yapmanız için oldukça kullanışlıdır ve sesli/görüntülü arama, dosya ve ekran paylaşımı, chat kanalları oluşturma, video konferans görüşmeleri yapma ve mesajlaşma gibi farklı özellikleri barındırır. Aşağıda size bu konuda yardımcı olabilecek yazılımları/uygulamaları sıralıyoruz. Karar sizin 😉
– Tox:
Tox; anlık yazışma, sesli/görüntülü konuşma, ekran paylaşımı, konferans görüşmeleri ve dosya paylaşımı için kullanılabilir.
Hangi sistemlerde çalışır?
Windows, macOS ve GNU/Linux işletim sistemine sahip bilgisayarlarınız ile iOS ve Android işletim sistemine sahip mobil cihazlarınızda çalışabilir.
– RetroShare:
RetroShare; chat yapma, mesajlaşma, forum veya kanal oluşturma ve dosya paylaşımı için kullanılabilir.
Hangi sistemlerde çalışır?
Windows, macOS ve GNU/Linux işletim sistemine sahip bilgisayarlarınız ile iOS ve Android işletim sistemine sahip mobil cihazlarınızda çalışabilir.
– Jami:
Jami; sesli/görüntülü arama, ekran paylaşımı, konferans görüşmeleri ve mesajlaşma için kullanılabilir.
Hangi sistemlerde çalışır?
Windows, macOS ve GNU/Linux işletim sistemine sahip bilgisayarlarınız ile iOS ve Android işletim sistemine sahip mobil cihazlarınızda çalışabilir.
– Riot.im:
Riot.im; bire bir chatlar, özel küçük gruplar oluşturma, dosya paylaşımı ve sesli/görüntülü arama için kullanılabilir.
Hangi sistemlerde çalışır?
Web tarayıcınızda, Windows, macOS ve GNU/Linux işletim sistemine sahip bilgisayarlarınız ile iOS ve Android işletim sistemine sahip mobil cihazlarınızda çalışabilir.
* Ortak belge oluşturma
– Riseup Pad:
Riseup’ın ortak bir belge üzerinde çalışmayı sağlayan hizmeti. Oluşturacağınız belge seçiminize göre 1 gün, 60 gün veya 1 yıl sonra kendiliğinden yok edilir.
– CryptPad:
Cryptpad ile farklı dosya formatları üzerinde birlikte çalışabilir, görüntüleme veya düzenleme modlarını aktif hale getirebilirsiniz.
– EtherCalc:
Ortak bir hesap tablosu (Excel dosyası) üzerinde çalışmanıza imkân sağlar.
* Dosya gönderme
– Firefox Send:
Firefox’un dosya gönderim hizmeti Firefox Send’i hem web tarayıcı üzerinden çalıştırabilir hem de Android işletim sistemlerine sahip cihazlarınıza uygulama olarak kurabilirsiniz. Firefox Send ile yüklediğiniz dosyaların indirme sayısını ve kaç gün sonra silinebileceğini belirleyebilirsiniz.
* İnternet erişimi kesilirse veya acil bir durumda yakınlardakilerle iletişim kurma
– Briar:
Briar bluetooth, Wi-Fi ya da (TOR aracılığıyla) İnternet üzerinden iletişim kurmanıza yardımcı olan bir uygulama. Wi-Fi ya da İnternet’e erişim imkânınızın olmadığı bir durumda bluetooth’u aktif hale getirip Briar’ı kullanabilirsiniz.
2) Dışarıyla iletişim
Evde geçirdiğiniz sürece ürettiklerinizi, hazırladıklarınızı dışarıyla paylaşmanız için canlı yayınları veya podcastleri kullanabilirsiniz:
* Canlı yayın yapma
Canlı yayınlar, karantina zamanlarında kendimizi en iyi ifade edebileceğimiz kanalların başında geliyor. YouTube, Twitch, Facebok, Twitter ve Instagram gibi pek çok platform içerisinde canlı yayın özelliğini barındırıyor. Yapacağınız canlı yayın türüne ve hâlihazırda seçeceğiniz mecradaki gücünüze göre hangi platform üzerinden canlı yayın yapacağınıza karar verebilirsiniz.
Canlı yayını masaüstü veya dizüstü bilgisayarınızdan dahili veya harici bir kamerayla yapabilir, cep telefonunuzdan yapacaksanız da telefonunuzu sabitlemek için bir tripoddan yardım alabilirsiniz.
* Podcast yayını yapma
Son dönemlerin yükselen eğilimi olan podcast yayıncılığına belki de tam bu dönemde odaklanabilirsiniz.
Podcastle ilk defa uğraşacaksanız, işe var olan kanalları kurcalamayla başlayabilirsiniz. Bunun için Spotify, Apple Podcasts, Google Podcasts ve Soundcloud’daki podcast kanallarına bakabilirsiniz.
Kendinizi doğru ifade edeceğiniz bir podcast teması bulup bir dizi yayın planı çıkarmanızda fayda vardır. Şunun gibi mesela: “7 bölümlük bir dizi olacak”, “Her bölümde alt bir temaya değineceğim”, “Her bölüm 15-20 dakika olacak”… Podcast sürelerini etkileyen pek çok faktör var elbette. Çok uzun podcastler hazırlamamakta fayda var.
Gelelim işin teknik kısmına. Teknik ekipman alma imkânınız varsa (ya da halihazırda teknik ekipmanınız varsa) ihtiyacınız olan temel şeyler mikrofon (örn. bir yaka mikrofonu, XLR mikrofon veya usb mikrofon), ses düzenleme yazılımı ve bilgisayardır. Kaydettiğiniz ses üzerinde bilgisayarınızdaki yazılımla çalışabilirsiniz. Audacity açık kaynak kodlu ve özgür yazılım olması itibariyle kolaylıkla erişebileceğiniz, Windows, Linux ve Mac işletim sistemlerinde sıklıkla kullanılan bir yazılımdır. Eğer mikrofon erişiminiz yoksa cep telefonunuz üzerinden de kayıt alıp denemeler yapabilirsiniz.
Ses kaydınızı düzenledikten sonra Anchor, Blubrry, Libsyn gibi bir podcast hosting servisi seçip ses kaydınızı yüklemeniz gerekiyor.
Son olarak da podcast hosting servisinde taratacağınız RSS kaydı ile podcastinizi yayınlama işiniz kalıyor. Bunun için başta sıraladığımız Spotify, Apple Podcasts, Google Podcasts ve Soundcloud gibi platformları kullanabilirsiniz. Podcast kanalınızı Instagram, Twitter gibi sosyal medya platformlarıyla da destekleyebilirsiniz.
Bunlar haricinde bildiğimiz aslında oldukça iyi bildiğimiz farklı bir araya gelme şekilleri de mevcut. Bir Facebook, WhatsApp ya da e-posta grubu oluşturma ya da 21.00 Twitter buluşmaları akla ilk gelen örnekler arasında yer alıyor.
Sendika.Org